500 yıllık Basel

Avrupa’nın en önemli metropollerinden biri olan Basel, İsviçre’nin kuzeybatısında yer alır. Almanya ve Fransa’ya komşu olan şehirde birçok farklı etnik köken bir arada yaşıor. Yaz aylarında önemli etkinliklerin gerçekleştirildiği Basel'de, çok kısa kaldıım ama sevdiğim bir şehir oldu, kendine münhasır bir yer.. özellikle 500 yıllık tarihiyle.

İsviçre'nin 3. büyük şehri.

Belediye binası cephesindeki saatin üzerinde yer alan Justitia heykeline yakından baktığınızda, onun biraz tuhaf duruşu fark ediliyor. Özellikle kolları vücudundan çok sert bir şekilde dışarı çıkmış gibi görünüyor. Ergonomik olağandışılığın nedeni, Lady Justice'in bir zamanlar bir Madonna olmasıydı: 1608'e kadar figürün sol kolunda bir bebek İsa ve sağ elinde bir asa vardı. Reformasyon sırasında figür - diğer Madonnalar gibi - 1608'de yeniden işlendi. Böylece bebek İsa, asa ve Marian çelengi gibi çıkarıldı ve sol eline bir çift terazi asıldı ve sağ eline bir kılıç yerleştirildi.Ancak heykeltıraş, Adaletin üçüncü sembolü olan gözleri bağlı gözleri dışarıda bırakmıştır; muhtemelen bir şeyi mahvetme korkusuyla yüz üzerinde çalışmaya cesaret edememiştir. Bunun yerine göz çevresine bir parça bez bağlandığı sanılıyor ancak bu artık ortadan kalktı. Bu şekilde inşa edilen Lady Justice'in yerine 1878 yılında belediye binasının yenilenmesi sırasında bir kopyası konulmuş ve orijinali o zamandan beri Basel Tarih Müzesi'nde sergilenmektedir - maalesef ortadan kaybolduğu için kılıç olmadan.

Pegasus Hava Yolları’ nın İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan şehre direkt uçuşları bulunuyor.1460 yılında kurulan Basel Üniversitesi İsviçre’nin en eski üniversitesi, “İsviçre Ulusal Miras” listesinde bulunan Basel Manastırı, 9. yüzyılda gotik bir mimari ile inşa edilmiş önemli bir Protestan kilisesi, İkiz kulesi ve kiremitli çatısı ile oldukça dikkat çeken ve şehre gelen turistler için önemli bir ziyaret noktası. bölgenin önemli bir yapısı olan Fine Arts Museum 19.-21. yy. arasında yaşamış sanatçıların 1600’e yakın tablo ve sanat eserlerini bünyesinde barındırır. Müze, Avrupa’nın sanat tarihine doğru bir yolculuğa koyulmak isteyenlerin mutlaka uğraması gereken rotalar arasında yer alır.

Yüzyıllardır şehrin ana merkezi olarak bilinen Marktplatz, binlerce insanın buluşma noktası Basel şehrinin merkezi ve pazar yeri. Özellikle Noel döneminde kurulan pazarları ile dikkat çeken bölge, birçok açık hava festivaline de ev sahipliği yapar. 

“Basel’in Kapısı” olarak da bilinen bu yapı 15.yy’da ticari malların Fransa’dan girişi için kullanılan kapı olarak bilinmektedir. Zamanla kentin simgesel yapılarından birine dönüşen Spalentor, şehri ziyaret edenlerin ilgi odakları arasında.

1460 yılında kurulan Basel Üniversitesi İsviçre’nin en eski üniversitesidir. Orta Çağ Avrupası’nda Katolik Kilise’nin baskısından kaçarak özgür akademik çalışmalarına devam etmek isteyen bilim adamlarına ev sahipliği yapan bu üniversite, sanat ve felsefede yeniden doğuşun yaşandığı Reform hareketinin en önemli kalelerinden biri olma niteliğine de sahiptir. Köklü geçmişi ile ön plana çıkan Basel’in içinden geçen Rhein Nehri de kentin güzelliğini tamamlayan en önemli detaylar arasındadır.

Basel’in merkezi Marktplatz ve şehrin Old Town bölgesi alışveriş yapmak için en uygun noktalardır. Kendiniz ve sevdikleriniz için uygun fiyatlı ve orijinal ürünleri bu bölgelerde yer alan dükkânlarda bulabilirsiniz. Ayrıca İsviçre’nin dünyadaki en önemli saat üretim merkezi olduğu da düşünülürse Basel’de oldukça iyi saatler alabilirsiniz. 172 yıllık bir dükkân olan Confiresie Sprüngli’den İsviçre çikolatası alabilir, Schweizer Heimatwerk’ten şehrin kimliğini yansıtan hediyelik eşyalar seçebilirsiniz. Basel’in en büyük alışveriş merkezini olan Manor’u dolaşarak, ünlü markalardan alışveriş yapabilirsiniz.